Blog

HORASLAR’IN YEMİNİ “OATH OF THE HORATII” – DAVID

Horaslar’ın Yemini konusunu Roma tarihinden alır. Roma ve Alba Longa şehirleri arasında sonu gelmeyen bir çekişme söz konusudur. Bu çekişmeye son vermek için Romalı Horatius ailesinden üç kardeş ile Alba Longalı Curiatius ailesinden üç kardeş birebir düello yapmaları için seçilirler. David’in eserinde üç Horatius kardeşin (Horatii) düşmanı yeneceklerine dair kılıçlarını selamlayarak yemin etme anı betimlenmiştir.

Hemen solda birbirine sarılmış ve ellerini gururla kaldırmış yemin eden Horaslar’ın karşısında kılıçları tutan babalarını görünmektedir. Baba figürü bir eliyle kılıçları tutarken diğer elini açmış, yukarı bakarak tanrılara seslenmekte, muhtemelen and içme törenini gerçekleştirmektedir. Babanın hemen ardında acılı ve kederli üç kadın ve iki çocuk figürü yer alır. Genç kadın figürlerinden biri Horaslar’ın kızkardeşi Camilla, bir diğeri Horaslar’dan birinin eşi Sabine’dir. Torunlarına sarılmış koyu renkli giysli yaşlı kadın ise Horaslar’ın annesidir. Kadınların bu kadar üzgün tavırlarının sebebi Camilla’nın düelloya katılacak Curiatius kardeşlerden biri ile nişanlı olması, Sabine’nin ise Curiatius’ların kızkardeşi olmasıdır. Dolayısı ile her iki kadın da eşleri ve kardeşlerinden en az birini kaybedeceklerini bilmenin kederi ile kendilerinden geçmiş, neredeyse baygın halde görünürler. Resmin sağ tarafındaki bu duygu yüklü feminen atmosfer resmin soluna geçildiğinde yerini katı ve duygusuz bir havaya bırakır. Yemin eden Horaslar vatanları uğruna kişisel duygularını bir kenara bırakmışlardır. Dik duruşları, sıkı sıkıya birbirlerini kavrayışları ve öne doğru keskin biçimde uzanan kolları cesaretlerini, kararlılıklarını ve kahramanca tavırlarını vurgular. Resmin ortasında daha dengeleyici bir pozda görünen baba ise ne kadınlar kadar kederli ne de kardeşler kadar katıdır.

Eserdeki bu duygusal ve fiziksel ayrım arka plandaki üç kemer ile de pekiştirilmiştir. Üç kemer hikayenin üç ana bölümüne gönderme yapar ve figürleri birbirinden ayırır. İlk kısım “Yemin” yemin eden kardeşler ile; ikinci kısım “Savaş” elinde silahlarla baba figürü ile; üçüncü kısım “Savaş sonrasındaki keder” ise acılı kadınlar ile sembolize edilmiştir.

Eserdeki sembolik anlatım tarzı başka ögelerle de desteklenir. Babanın elindeki kılıçlardan ikisi kavisli, biri düz uçludur. Bu düz kılıç kardeşlerden yalnızca birinin dövüşten başarı ile çıkacacağını gösterir. Başarılı olup düşmanı yenecek olan kardeşin seyirciye en yakın olan olduğu vurgulanır, nitekim, bu kardeşin üzerindeki kırmızı ve gri renkler babanın giysileri ile uyumludur. Dolayısı ile güçlü ve ayakta kalan o olacaktır. Erkekleri erdem sahibi, onurlu ve güçlü yansıtmak ve kadınları zayıf ve duygusal olarak kırılgan göstermek eserin üretildiği dönemin tipik bir özelliğidir.

Eserin en önemli özelliği dönemin gözde yeni akımı Yeni-Klasikçilik’in mihenk taşı olmasıdır. Konusunu Klasik Yunan ve Klasik Roma dönemi hikayelerinden alıp yeni bir üslup ile işlemeye dayanan bu akımın Fransa’daki önde gelen temsilcisi David olmuştur. Yeni-Klasikçilik cesaret, kahramanlık, erdem ve kendini büyük idealler ve erdemler adına feda etme gibi epik konuları işler.

Yeni-Klasikçilik’in bu epik yönelimi dönemin politik gündemi ile de doğrudan paralellik gösterir. David’in eserini tamamladığı dönemde Fransız İhtilali kapıdadır. Fransa’da kilise ve kavimler yerine daha çok vatana eğilimli bir bağlılık oluşmaya başlamıştır. David’in eserinde de aile bağlarına rağmen baba oğullarını vatanları uğruna savaşmaya yüreklendirmekte ve oğulları da buna çekinmeden uymakta, kendilerini feda etmeye ant içmektedirler. Vatansever kaygıları vurgulayan eser David’in Fransa’daki devrimcilerin cesaret, onur ve sadakat gibi erdemlerine dikkat çekmesini sağlamış ve dönem halkı yönlendiren sembol eserlerden biri olmuştur.

Eserin teknik açıdan mükemmelliği David’in en yakından bile hemen hiç görünmeyen fırça izleri ile öne çıkar. Bu pürüzsüz yüzey bitişi esere sıradışı, fotoğrafik bir gerçeklik sunar ve seyircinin tarafsız bir açıdan resme yaklaşmasını sağlar.

Konum: Louvre Müzesi “Musée du Louvre”, Paris
Tarih: 1784
Dönem: 18. Yüzyıl
Akım: Yeni-Klasikçilik “Neo-Classicism”

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!