LE MOULIN DE LA GALETTE’TE DANS “DANCE AT LE MOULIN DE LA GALETTE” – RENOIR

19. Yüzyılda İzlenimcilik akımının en ünlü resimlerinden biri olan Le Moulin de la Galette’te Dans Renoir’ın da en görkemli çalışmalarından biridir. Renoir İzlenimcilik’in diğer büyük ressamı Claude Monet ile yakın çalışmış; birlikte su ve ışık üzerine çalışmalar yapmışlardır. Bu şekilde gölgelerin tek renkli – siyah – olmadığını ve aslında üzerinde yansıdıkları cisimlerin renklerini aldıklarını, aynı zamanda nesnelerin de ışığın etkisi ile farklı renkler ve tonları yansıtarak göründüğünü keşfetmişlerdir. Bu sayede ışıkla, gölgelerle ve kaynaşan renklerin tonları ile oynayarak seyirciye nesnenin asıl şeklini ve rengini göstermek yerine yansıttığı görüntüyü ve insan üzerinde oluşturduğu izlenimi sunmayı tarz edinmişlerdir. (bknz. Gelincikler “Poppies” – Monet)

İzlenimcilik’in temel noktalarını en güzel yansıtan ve en popüler eserlerinden biri olan bu resim Renoir’ın genel alışkanlığı olan eğlenceli, canlı, neşeli ortamları konu alan gerçek hayat kompozisyonlarına bir örnektir. Resimde adı geçen Le Moulin de la Galette 19. Yüzyıl Paris’inde sanatçıların ve entellektüellerin buluşma noktası olan Montmartre’da bir açıkhava kafesidir. Özellikle Pazar günleri burada toplanan Parisli’ler açık havada dans ve sohbet eder ve “galette” denen özel Fransız çöreğinden yerlerdi. Renoir bu kafeye karşı özel bir ilgi duymakta ve her Pazar oraya gidip insanları, dansları ve ortamı izlemekteydi.

Resimde de yine alışılageldik Pazar buluşmalarından biri görünmektedir. Aydınlık bir bahar havasında neşeyle dans eden, oturup sohbete dalan insanlar gülümseyen yüzleri ve neşeli tavırları ile resmin eğlenceli atmosferini yansıtmaktadır. Resmin hemen sol ön kısmında yer alan kadınlı-erkekli grup Renoir’ın kendi arkadaşlarından oluşmaktadır. Ressam açık havada resimlemek yerine kendi arkadaşlarını ve profesyonel modelleri kullanarak figürleri oluşturmuştur. Dolayısıyla eser bir açık hava (en plein air) çalışmasından çok, bir tasarlanmış portreler bütünüdür. Renoir’ın yarıda kestiği portreler ve figürler görünen atmosferin resmin dış hatlarının sonrasında da devam ettiğini seyirciye kanıtlar – görünen kısım manzaranın sadece bir parçasıdır.

Renoir’ın renkleri karıştıp kaynaştırarak oluşturduğu farklı tonlardaki gölgeler ve figürlerin sınır hatlarının belirli olmadan birbiri içine kaynaşması tarzının en çarpıcı özelliklerindendir. Renoir’ın ışığı kullanımdaki ustalığı figürler üstündeki alacalı gölgeler ve ışıklandırmalarda göze çarpar. Dans alanının üstünü kaplayan ağaçların yaprakları arasından sızan ışık huzmeleri figürlerin üzerlerinde benek benek ve bölge bölge ışıklanmış alanlar yaratmıştır. Gözlerinizi kısıp baktığınızda aralardan sızan ve sürekli yer değiştiren bu ışık dağılımının göz kamaştırıcı etkisini hissedersiniz. Aynı zamanda Renoir’ın dağınık, bulanık fırça kullanımı ve ışığın bu şekilde hareketli gölgeler yaratması resimdeki dansa özgü sürekli hareket izlenimini de seyirciye sunar.

Konum: Orsay Müzesi “Musée d’Orsay”, Paris
Tarih: 1876
Dönem: 19. Yüzyıl
Akım: İzlenimcilik “Impressionism”