Blog

AZİZ THOMAS’IN ŞÜPHECİLİĞİ “THE INCREDULITY OF SAINT THOMAS” – CARAVAGGIO

Evanlejist Yahya’nın inciline göre İsa çarmıha gerilip öldürüldükten sonra dirilip Havarilerine görünmüştür. Bu görünüm anında ortamda bulunmayan Aziz Thomas, bizzat kendisinin İsa’yı görüp onun kutsal yaralarına (stigmata*) – ellerindeki çivi izlerine ve göğsündeki kesiğe – dokunmadan dirildiğine inanmayacağını belirtir. Bunun üzerine İsa Havarilere bir kez daha görünür ve Thomas’ın yaralarına dokunmasını ister. Utanan Thomas itiraz etse de İsa onun elinden tutup yaraya dokundurur ve bu sayede Thomas dirilişe inanır. Bunun üzerine İsa “Sen beni gördüğün için inandın; kutsanmış olanlar beni görmedikleri halde inananlardır” der.

Caravaggio’nun ‘barlarda kavga çıkaran serseri’ kimliğinin yanısıra sağlam bir incil bilgisi olduğu da aşikardır. Nitekim, Thomas’ın şüpheciliğini gidermek adına yeniden görünmesine rağmen İsa’nın Thomas’a kızgın bir tavırla yaklaşmadığı açıkça betimlenmiştir. İsa, Thomas’ın bu şüpheciliğine rağmen ona karşı sevgi ve şefkatini sunmuş ve yarasını incelemesine izin vermiştir. İsa’nın yüzü her ne kadar karanlıkta kalsa da duruşu ve Thomas’ın elini nazikçe tutuşundan ruh halindeki huzur ve şefkati rahatça anlayabiliriz. İsa’nın başında bir hale bulunmaması onun dirilişindeki bedenselliği, fiziksel varoluşunu vurgulamaktadır.

İsa’nın bu huzur içinde duruşuna tezat, Thomas ve diğer havariler şaşkınlık ve heyecan içindedir. Thomas, üzerindeki gerilimden dolayı şaşkın ve çekingendir. Kalkmış kaşları, kırışmış yüzü ve açılmış gözleri şaşkınlığının belirtileridir. Yaraya parmağını soktuğu anda bir yandan da diğer eliyle kendi gövdesini tutan Thomas, İsa’nın bedeni gibi sanki kendi bedeninin – ama aslında inancının – de delinmiş olduğunu anlamıştır.

Üç havari resimde bir daire oluştururken sıra ile izlenen yüzler seyirciyi sonunda yara izine yöneltir. Diğer havariler İsa’yı önceden bir kez daha dirilmiş olarak görmüş olmalarına rağmen yine de şaşkındırlar. Bu ifadelerle İsa’nın mucizesini yakından yeniden gözlemlemek için yönelmişlerdir.

Caravaggio bu yaygın konuyu kendi tarzında işleyerek döneminde yaşamış diğer ressamlardan farkını ortaya koyar. Ayrıntılar konusunda titiz davranan Caravaggio, Thomas’ın giysisindeki yırtığa kadar tüm ayrıntıları olanca gerçekliği ile seyirciye sunma çabasındadır. Thomas’ın kirli parmağını yaraya sokup aralamasının tüm mide bulandırıcı ayrıntısının gösterilmiş olması resmi döneminden farklı kılar. Caravaggio’nun bir başka fark yaratan noktası ise eserlerinde kullandığı modellerdir. Caravaggio dini temalı eserlerinde bile İsa, Meryem veya azizler dahil olmak üzere tüm figürler için idealize tipler yaratmak yerine halkın fakir, suçlu, fahişe gibi alt tabakasından insanları model olarak kullanmayı seçmiştir. Bu tip önemli dini figürler için idealize tipler yaratılması beklenirken son derece sıradan, bayağı ve özensiz görünümlü gerçekçi figürlerin kullanılması döneminde çok ses getiren bir husus olmuştur.

Caravaggio’nun aydınlık-karanlık “chiaroscuro” tarzı (bknz. Yudit Holofernes’in Kafasını Keserken “Judith Beheading Holofernes” – Caravaggio) bu eserde de kendini göstermektedir. Soldan gelen ışık İsa’nın açık teni ve beyaz giysini ön plana çıkarırken Thomas’ın aydınlanan yüzü giysisinin öne çıkan kırmızı rengi ile dikkati çekmektedir.

Not.
* Stigmata: İsa’nın çarmıha gerilişi sırasında vücudunda açılmış yaralara verilen ad. Bu beş kutsal yaranın ikisi ellerde, ikisi de ayaklarda yer alan çivi delikleridir. Bir diğeri ise bu resimde de konu edildiği gibi gövdede göğsünün hemen altında yer alır. Bu yara çarmıhtaki İsa’nın ölüp ölmediğini anlamak amacı ile aşağıdan bir mızrağın gövdesine saplanması ile oluşmuştur.

Konum: Sanssouci, Potsdam
Tarih: 1601-1602
Dönem: Barok
Alt Grup: İtalyan Barok “Italian Baroque”

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!