Blog

DİRİLİŞ “THE RESURRECTION” – EL GRECO

El Greco (isp. Yunan) takma adı ile anılan Yunan kökenli İspanyol ressam, yaşadığı dönemde pek takdir görememiş, dikkate alınmamış ressamlardan biridir. Dönemindeki hiçbir tarza uymadığı için herhangi bir sınıflandırmaya dahil edilememektedir. Normalden fazlasıyla ince ve uzun figürleri, hayaletvari görüntüleri ve tuhaf renk tonları ile Rönesans dönemi eserleri ile paralellik göstermeyen tarzının döneminde neden dikkate alınmadığı çok da şaşırtıcı değildir. Bu sıradışı tarzı ile El Greco kendisinden dört yüzyıl sonra ortaya çıkacak olan Dışavurumculuk (Expressionism) ve Kübizm (Cubism) akımlarının ilk sinyallerini vermektedir (bknz. Çığlık “The Scream” – Munch & Guernica – Picasso). El Greco’nun 20. Yüzyıl başlarında yeniden keşfedilip, tarzının takdir ve taklit edilmesi de söz konusu akımların ortaya çıkmasına öncü olmuştur.

Esere konu olan “Diriliş” mucizesi, çarmıhtan indirilerek mezara konan İsa’nın (bknz. İsa’nın Mezara Konulması “The Entombment of Christ” – Caravaggio) birkaç gün ardından yeniden dirilip mezarından çıkması olayıdır. Çarmıhtan indirilip taş mezara yerleştirilen İsa’nın ölü bedeni 3. günde mezarından canlanarak yükselmiştir. Dirilen İsa Yeni Ahit’e (New Testament) göre mezardan çıkmasından göğe yükseleceği tarihe kadar – 40 gün boyunca – çeşitli insanlara görünmüştür (bknz. Aziz Thomas’ın Şüpheciliği “The Incredulity of Saint Thomas” – Caravaggio).

Resimde İsa’nın mezarı başında nöbet tutan Romalı askerlerin önünde mezarından çıktığı an betimlenmiştir. Mezarın çevresini bir yarım daire şeklinde saran askerler İsa’nın canlanmış yükselen bedeninin görüntüsüne farklı tepkiler vermektedirler. Bir kısmı silahlarına davranırken, bazıları şaşkınlık ve hayret ifadeleri içindedir. Resmin ön planında görünen sarı giysili asker olayın şaşkınlığı ile olanca ağırlığı ile geriye yuvarlanmaktadır. Bu yere doğru hareketin tam tersi istikamette İsa göğe yükselmekte; fakat bunu huşu ve huzur içinde yapmaktadır. Dolayısıyla iki figür resimde birbirini dengelerken bir yandan da farklı biçimde sergilenen hareketler vurgulanmış olur.

Dans eder gibi yerleştirilmiş hatları ile askerler resmin alt kısmında bir dinamizm yaratırken resmin üst kısmında İsa ağır ağır yükselen bir abide görünümündedir. Yenilenmiş genç bedeni ile İsa artık çarmıha gerilmenin izlerini – stigmata* – taşımamaktadır. Elindeki beyaz bayrak dirilişinin ölüme karşı zaferini simgeler ve parlak kırmızı tondaki kumaştan örtü şehitliğin ve kurban edilişinin (İsa’nın Çilesi) simgesidir. İsa’nın başındaki halenin dairesel yerine köşeli oluşu Bizans dönemi sanat anlayışını çağrıştırır.

Not.
* Stigmata: İsa’nın çarmıha gerilişi sırasında vücudunda açılmış yaralara verilen ad. Bu beş kutsal yaranın ikisi ellerde, ikisi de ayaklarda yer alan çivi delikleridir. Bir diğeri ise bu resimde de konu edildiği gibi gövdede göğsünün hemen altında yer alır. Bu yara çarmıhtaki İsa’nın ölüp ölmediğini anlamak amacı ile aşağıdan bir mızrağın gövdesine saplanması ile oluşmuştur.

Konum: Prado Müzesi “Museo Nacional del Prado”, Madrid
Tarih: 1597 – 1604
Dönem: Rönesans
Alt Grup: Maniyerizm “Mannerism”

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!