Blog

KIYAMET GÜNÜ ÜÇLEMESİ “THE LAST JUDGEMENT TRYPTICH” – MEMLING

Floransalı bir banker ve Medici ailesinin temsilcisi olan Jacopo Tani tarafından Alman ressam Memling’e sipariş edilmiş olan Kıyamet Günü Üçlemesi, Tani’nin kilisedeki aile şapelindeki sunağa konmak üzere planlanmıştır.

Eserin orta panelinde kıyamet gününde İsa’nın dünyaya dönüp insanları yargılayarak cennete ve cehenneme gidecekler olarak ayırması işlenmiştir (bknz. Kıyamet Günü “The Last Judgement” – Michelangelo). Gökyüzünde bulutların arasında açılan altın rengi ilahi görünümlü bir ortamda betimlenen İsa, bir hükümdar gibi görünür. Gökkuşağının üzerine oturmuş olan figürün ayakları dünya üzerindeki hakimiyetini temsil edecek şekilde bir kürenin üzerine basmaktadır. İsa’nın çilesinin simgesi olan kırmızı pelerin ve elleri ve ayaklarındaki çarmıh yaraları (stigmata) dikkat çekicidir. Yukarı kalkmış sağ eli ile cennete gidecekleri kutsayan İsa, aşağı inmiş sol eli ile de cehenneme gidecekleri ayırmaktadır. İsa’nın başının bir tarafında merhamet simgesi bir beyaz zambak dalı, diğer tarafında ise adaletin kızgın kılıcı görülür.

Hemen üst kısımda İsa’nın yargılanması, işkence görmesi ve çarmıha gerilmesinde kullanılan İsa’nın Silahları (Arma Christi) dört melek tarafından taşınmaktadır. Bunlar sırasıyla, İsa’nın bağlanıp kırbaçlandığı kolon (ve kırbaç), çarmıh, başına giydirilmiş dikenli taç, çarmıhta iken göğsüne saplanan mızrak, ağzına sirkeli su vermek için kullanılan süngerli sopa (bknz. Çarmıha Geriliş “The Crucifixion” – Tintoretto) ve çarmıha germek için kullanılan çekiç ve çivilerdir.

İsa’nın çevresinde oturan oniki figür havarilerini simgelerken, ön planda solda annesi Meryem, sağ tarafta ise hayvan postundan kıyafeti ile Vaftizci Yahya (bknz. İsa’nın Vaftizi “The Baptism of Christ” – Piero della Francesca) görülür. Meryem ve Yahya insanların ruhları ve İsa arasında aracılık etmekte ve onlar için af dilemektedirler.

İsa figürünün hemen altında üç meleğin kıyamet borularını üfleyerek kıyameti dünyaya haber verdikleri görülür. Orta panelin alt kısmında ise kıyametin gelişi ile insanların – bir kısmının mezarlarından çıkarak – toplanmaya başladıkları görülür. İnsanların ortasında parlak zırhı, tavuskuşu tüylerinden kanatları ve görkemli pelerini ile Cebrail yer almaktadır. Elindeki terazi ile insanları tartan Cebrail’in terazisinde ağır gelenlerin sol paneldeki cennete, hafif gelen günahkarların ise sağ paneldeki cehenneme yönlendirildiği dikkat çeker. Ortamda şaşkınlık içinde görünen insanlar sol tarafta cennete doğru huzurla yönelmişken, sağda cehenneme gönderilecekler üst üste, karmaşa halindedirler ve siyah renkli zebaniler tarafından itilip kakılmakta veya cehenneme taşınmaktadırlar. Eserde görülen zemin de yine seyirciyi yönlendirecek şekilde sol tarafta yeşil, verimli ve canlı iken, sağ tarafta çorak ve kurak görünümlüdür.

Eserin sol panelinde cennete yönlendirilen insanlar yavaş yavaş kristal merdivenlerden çıkarak cennetin kapısına doğru hareket etmektedirler. Cennetin girişinde elinde cennetin anahtarlarını tutan Aziz Petrus insanları karşılamaktadır. Merdivenin üst basamaklarında insanlara melekler tarafından papa, kardinal ve piskopos kıyafetleri giydirilmekte ve kendileri cennetin bir Gotik Katedral gibi görünen heybetli kapısından içeri alınmaktadırlar. Yine ilahi bir altın rengi ışıkla kaplı Cennet panelinde Gotik girişin üzerinde meleklerin çeşitli müzik aletleri ile gelenleri karşıladıkları dikkat çeker.

Sol paneldeki hoş ve huzurlu ortama katı bir tezat oluşturacak şekilde sağ paneldeki cehennem son derece karmaşık ve karanlıktır. Açılmış alev dolu cehennem çukuruna çekilen, itilen, zebaniler tarafından taşınan günahkarlar, acı, şaşkınlık, iğrenme, kaşrı koyma ve üzgünlük arasında çeşitli tepkiler vermektedirler. Sol panelin altın rengi ışığı burada yerini karanlık gece ve siyah bulutlara bırakmıştır.

Orta panelden sola ve sağa yönlenmiş insan yığınları yukarı doğru kıvrılarak bir yarım dairenin iki ucunu oluştururlar. Bu yarım daire de orta paneldeki gökkuşağı ve İsa ile çevresindekilerin oluşturduğu bir diğer yarım daire ile dengelenir ve sanki tek bir büyük daire oluşturmak üzere birleşecek gibi görünür.

Memling, Kuzey Rönesansı geleneğini ve kendisinden önce gelen ressamların yöntemlerini takip eder. Kullanılan simgeler Memling’in yaşadığı Flaman bölgesinin ressamlarında hep benzer şekilde yer alırken, özellikle figürlerin idealize edilmemiş, doğal görünümlü tasarımları, ayrıntılı dokular ve şekiller Kuzey Rönesansı’nın temel özelliklerini vurgular.

Konum: Gdansk Ulusal Müzesi, National Museum in Gdansk, Gdansk
Tarih: 1471 civarı
Dönem: Rönesans
Akım: Kuzey Rönesansı “Northern Renaissance”

1 Comment

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!