Blog

ÇOCUK PHILIP PROSPER “INFANT PHILIP PROSPER” – VELAZQUEZ

Asturias Prensi Philip Prospero (Felipe Próspero de Austria) İspanya Kralı IV. Philip ve Avusturya Prensesi Mariana’nın doğumdan sonra yaşayan ilk erkek çocuklarıdır. IV. Philip’in ilk eşinden oğlu Prens Balthasar Charles’ın erken yaşta ölümü üzerine veliahtsız kalan İspanyol Krallığı’nın tüm umutları çiftin yeni bir veliaht dünyaya getirmesi üzerine yoğunlaşmıştır. Böyle bir sıkıntılı zamanda doğan yeni prens Philip Prosper büyük kutlamalarla karşılanmış olmasına rağmen maalesef kraliyet ailesinin yüzünü uzun süre güldüremeyecektir. Hastalıklı ve güçsüz bir çocuk bebek olarak dünyaya gelen Philip Prosper çevresindeki herkesin üstüne titremesi ile büyütülmüştür. Nitekim kısa yaşamı 4 yaşına ulaşamadan son bulmuş ve İspanya’yı yeniden veliahtsız bırakmıştır.

IV. Philip’in kraliyet ressamı olarak sarayda görev yapan Velázquez, kralın, kraliçenin, prenses Infanta Margarita’nın (bknz. Nedimeler “Las Meninas” – Velázquez) ve diğer kraliyet ailesi üyelerinin çok sayıda portrelerini yapmıştır. Eserde iki yaşında olan Philip Prosper’ın portresi de bu eserlerden biridir. Velázquez’in son yapıtlarından biri olan portre, tamamlandıktan hemen sonra İspanya’nın stratejik müttefiki Kutsal Roma İmparatorluğu’nun başkenti Viyana’ya kraliyet soyunun devamını kanıtlar bir belge olarak gönderilmiştir.

Velázquez’in portrede prensi ayakta duran sevimli bir çocuk görünümünde resmettiği görülür. İlk bakışta prensin zayıf vücudu ve sağlıksız durumu doğrudan fark edilmeyebilr. Fakat eserdeki ayrıntılar incelendikçe ressamın prensi hem fiziksel hem de ruhsal olarak ne denli gerçekçi biçimde yansıttığı görülebilir.

Eserin oldukça karanlık ve soluk renkli geriplanına zıt biçimde prens bembeyaz teni ve altın sarısı saçlarıyla dikkat çeker. Ayakta duruyor olması bir sağlık göstergesi olarak yorumlanabilecek olsa bile Velázquez’in geçmişte yaptığı Prens Balthasar Charles’ın portresi ile karşılaştırıldığında Philip Prosper’ın ne denli cansız ve solgun göründüğü rahatlıkla fark edilir. Balthasar Charles, portresinde son derece güçlü, sağlıklı, gürbüz bir çocuk görünümü çizmektedir. Dik duruşu, dolgun yanakları ve canlı bakan gözleri ile sağlığını ve gücünü seyirciye kanıtlamaktadır. Öte yandan bir eli ile belindeki kılıcı, diğer eliyle de kumandanlık batonunu tutmakta, İspanya Krallığı’nın veliahtı olduğu açıkça vurgulamaktadır. Oysa Philip Prosper sönük yanaklara, durgun bir bakışa ve solgun bir ifadeye sahiptir. Üstüne üstlük halsiz, hastalıklı halini vurgulayan sağ eli hemen yanındaki koltuğa hafifçe yerleştirilmiş, koltuktan destek almaktadır. Prensin bu solgun, cansız duruşuna paralel biçimde koltuğun üzerine uzanmış olan küçük köpek de bir o kadar bitkin görünür. Kafasını koltuğun koluna yaslamış köpek seyirciyle doğrudan temas kuran etkili bir ögedir ve seyircide hastalık fikrini pekiştirir.

Balthasar Charles bir Cüce ile “Balthasar Charles with a Dwarf”- Velázquez (1632)

Prensin üzerindeki kırmızı elbise, beyaz önlük ve sağ tarafta tüylerle süslü şapka günümüz seyircisinde en başta söz konusu çocuğun bir prens mi, yoksa prenses mi olduğu konusunda bir karışıklık yaratabilir. Oysa dönemin giyim anlayışına uygun olarak tüm çocuklar elbiseler giyerek büyütülmekte; erkek çocukları ise ancak belirli bir yaşa eriştikten sonra törenle ilk kez pantalon giymeye başlamaktadır. Küçük çocuklara elbise giydirmenin nedenlerinden biri tuvalet hijyeni konusunda kolaylık sağlamasıdır. Nitekim dönemde elbiselerin sürekli yıkanması mümkün olmadığı için pantalon gibi alt kısmı bütünleşik giysiler kolayca kirlenmekte ve temizlemesi güç olmaktadır. Öte yandan dönemde giysi üretiminin çok da kolay olmadığı düşünülürse bir elbiseyi bir çocuğun uzun süre giyebilmesi de bir avantaj sağlamaktadır.

Elbisenin yanı sıra elbiseye bağlanmış çok sayıda obje dikkati çeker. Bu objeler küçük bir incir parçası, ziller, nazar boncukları gibi çeşitli muskalardır. Bu muskalar küçük prensin kötü ruhlardan, büyülerden ve hastalıktan korunması için ne denli özen gösterildiğini kanıtlar.

Karanlık geriplan üzerine tek yönden aydınlatılan figürü vurgulayan portre Barok dönemin temel özelliklerini yansıtır. Portrenin kırmızı ve beyazın türlü tonlarından oluşan yapısı Velázquez’in yaratıcılığının göstergesidir. Eser ressamın son dönem eseri olması itibarı ile Velázquez’in olgun tarzını ve ruhsal durumları yansıtmadaki hassaslığını gözler önüne serer.

Konum: Sanat Tarihi Müzesi “Kunsthistorisches Museum”, Viyana
Tarih: 1659
Dönem: Barok
Alt Grup: İspanyol Barok “Spanish Baroque”

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!